Takvimler, 25 Mart 2009'u gösteriyordu. Yerel seçimler öncesi siyasi parti liderleri birçok ilde mitingler düzenliyordu.
Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu da o gün iki mitingde konuşacaktı. Önce Kahramanmaraş'ta halka seslendi.
Muhsin Yazıcıoğlu'nun ikinci adresi Yozgat'ın Yerköy ilçesiydi. Programını aksatmamak için ilk kez helikopter kiraladı. Ancak kahramanmaraş'tan bindiği helikopter bulunduğumuz alana, Keş Dağı’nın Kanlı Çukur mevkiine düştü.
Helikopterin enkazı 3 gün sonra bulunabildi
Helikopterdeki gazeteci İsmail Güneş, defalarca yardım istedi. Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki 5 kişiyi taşıyan helikopterin enkazına 3 gün sonra ulaşılabildi.
Yetkililerle 20 dakikadan fazla konuştu gazeteci İsmail Güneş. Otopsisinde bacağı, kaburgası ve çenesinin de kırıldığı ortaya çıktı. Naaşı ise enkazda değil; helikopterin 600 metre uzağında bulundu.
Çenesi kırıkken o görüşmeleri nasıl yapmıştı? Vücudundaki kırıklarla helikopterden nasıl uzaklaşmıştı? Bu sorular hala cevap bekliyor.
FETÖ'cüler delil mi kararttı?
Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki 5 kişinin ölümüne ilişkin açılan davanın ilk duruşması 2014 yılında Kahramanmaraş'ta görüldü. Olayın tüm sebepleri araştırılıyor ancak kazanın üzerindeki sır perdesi henüz aralanamadı.
Avukat Kemal Yavuz da konuyla ilgili şöyle konuştu:
"Bir ana soruşturma dosyası dediğimiz bir dosya var. Bu dosya henüz derdest, biliyorsunuz iki kez takipsizlik kararı aldı ama o takipsizlikler kaldırıldı. Şimdi yeni araştırmalar yapılıyor. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nda yüksek dereceli memurlarla ilgili yargılama hala devam etmekte. 2021 yılında Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde bir FETÖ soruşturmasına bağlı dava açıldı. Bu arama kurtarmada ihmal ve kasıtları olanlar, yine GPS cihazının sökülmesi gibi bir kısım araç suçları gerçekleştirenlerin yargılamaları yapılıyor."
Helikopter düştü mü, düşürüldü mü? Arama kurtarma çalışmalarında kasıtlı bir geciktirme mi oldu? Kaza yerine zamanında ulaşılması engellendi mi? Yazıcıoğlu ve beraberindekilerin ölümünde FETÖ parmağı aranıyor.
Geçen 14 yılda cevabı bulunamayan çok soru var. Ölenlerin saklanan kan örneklerinde karbonmonoksit izine de bakılıyor.
İki temel konuda araştırma talepleri olduğunu söyleyen Yılmaz şöyle devam etti:
"Pilotta 26,7 oranında karbonmonoksit tespit edilmişti. Bu dirençli bünyelerde bile sersemletme etkisi yapar. Bu karbonmonoksit nasıl oluştu? Helikopter kabini nasıl bu hale dönüştü? Bir de hava hareketliliği var. Bölgedeki askeri jetlerin oluşturduğu türbülansla helikopterin düşürülme, düşme ihtimali var."
Haber: Nurdan Eryalaz
Kamera: Memiş Akçam
TRT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.