Dezenformasyon yasası Meclis Genel Kurulu'nda kabul edildi. Düzenlemenin 29'uncu maddesi hakkında muhalefetin eleştirilerine, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, TRT Haber canlı yayınında yanıt verdi.
AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, "Dezenformasyonun asıl hedefi toplum, kamu düzeni ve kamu barışı. Dezenformasyon koordinasyon içerisinde organize bir şekilde bir amaca dönük bir yanlış bilgiyi yayma işidir. Ve burada da dezenformasyonun sonucu gerçekle yalanın birbirinden ayırt edilemez hale gelmesidir. Yani bir teröristin gazeteci, bir gazetecinin teröriste dönüştürülme sürecidir" dedi.
"Bu yasaya sansür demek bir propagandadan ibaret"
Ünal, "Bir kişinin gerçeğe aykırı bir bilgiyi paylaşmasını suç haline getirmiyoruz. Biz 5 unsurla beraber yargının karar verebileceği bir şekilde dezenformasyon eylemini suç haline getiriyoruz. Bu yasada siz sansür niteliği taşıyan bir düzenlemeyi gösterebilir misiniz? Hukuki açıdan teknik bir sorun varsa çıkarsınız söylersiniz. Bu sansürdür demek bir propagandadan ibaret" ifadelerine yer verdi.
"Basın kartı hususunu da yasal güvence altına aldık"
İnternet medyasının yasal bir zemine kavuştuğunu söyleyen Ünal, "Bugün internet medyası mensuplarının gazetecilerin sahip olduğu tüm haklara sahip olduğu gibi aynı şekilde sorumluluklara da sahip oldu. Bu düzenlemeyi yaparken Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 10. Maddesini esas aldık. Çünkü birinci fıkrası ifade özgürlüğünü, ikinci fıkrası da bundan doğan sorumlulukları düzenliyor. Bununla birlikte internet medyacıları basın kartına sahip olacaklar. Basın kartı hususunu da yasal güvence altına aldık" diye konuştu.
AK Parti grup başkanvekili Ünal, “başörtüsüne anayasal teminat sağlamak” için yapılan çalışmayı da değerlendirdi.
Ünal, "irademiz son derece açık, kadınların başını açmasını da kapatmasını da bir özgürlük olarak anayasal güvenceye almak istiyoruz" dedi.
"Kadın üzerinden bu tür politikalar yürütmek son derece yanlıştır"
Bu konudaki iradenin son derece açık olduğunu vurgulayan Ünal sözlerine şöyle devam etti:
"Biz bu konuda bir kadının başını kapatması kadar başını açması da kendi kişisel özgürlüğüyle ilgilidir. Biz de AK Parti olarak diyoruz ki, her kadın başını açmak ya da kapatmak konusunda özgürdür. Bu onun kişisel tercihidir ve kadın üzerinden bu tür politikalar yürütmek son derece yanlıştır ve biz gelin kadının başını açmasını da, başını kapatmasını da bir özgürlük olarak. Anayasal güvence altına alalım diyoruz. Bizim söylediğimiz bu."
TRT