Sosyal medya hesabından açıklama yapan Arıklı, belli mihrakların Türkiye tarafından yapılıp Kıbrıs Türk Halkına hediye edilecek olan ”Külliye” ye karşı bir kampanya başlattığını ifade ederek, "Aralarında iyi niyetli olup; ”Bu yoklukta sırası mı?” diyenleri istisna tutuyorum" dedi.
Arıklı, "Bunlar,oldum olası KKTC yi yaşatıp kökleştirecek her türlü icraata karşıdırlar. Bunlar, Anavatandan paranın dışında gelen her şeye karşıdırlar… Bunlar, Türkiye’den gelen suya karşı çıktıkları gibi, elektriğe bile karşıdırlar…" dedi.
Millet Bahçesi inşaatına karşı insan zinciri oluşturularak Kermiya Bölgesinde yapılan eylemde, eylemciler Millet bahçesi inşaatına girmeye çalıştı. Eylemciler polis ile karşı karşıya geldi ve arbede yaşandı.
Eylemle ilgili açıklama yapan Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, " Gidin sorun o eylemcilere, hepsinin evine bir kaç maaş giriyordur" dedi.
Arıklı'nın açıklamasının tamamı şu şekilde:
ÇARŞI HERŞEYE KARŞI
Bu projenin maliyeti; 2 milyar 820 milyon lira.
Yaptığımız anlaşmaya göre; bu projeyi tamamen yerli firmalar taşere edecek. Bakanlıkta yaptığımız bir toplantıda bu paranın en az 2 milyar 200 milyon lirası iç piyasaya akacağını hesapladık.
Düşünün orada yüzlerce işçi çalışacak, evine ekmek götürecek.
Devlet sadece KDV den milyonlarca lira para kazanacak.
Tuzu kuru birileri ise hala bu projeye karşı çıkıyor. 50-60 kişi ile eylem yapıyorlar. Gidin sorun o eylemcilere, hepsinin evine bir kaç maaş giriyordur.
Sözüm bu kadar...
MAKSAT KÜLLİYE Mİ?
Belli mihraklar, Anavatan Türkiye tarafından yapılıp Kıbrıs Türk Halkına hediye edilecek olan ”Külliye” ye karşı bir kampanya başlattılar. Aralarında iyi niyetli olup;”Bu yoklukta sırası mı?” diyenleri istisna tutuyorum.
Biz bu grubu çok iyi tanıyoruz. Bunlar aslında KKTC ye karşı olan ve bu aziz devlete Ka-Ka-Te-Ce diye hakaret eden, kökü dışarda besleme bir gruptur.
Bunlar,oldum olası KKTC yi yaşatıp kökleştirecek her türlü icraata karşıdırlar.
Bunlar, Anavatandan paranın dışında gelen herşeye karşıdırlar…
Bunlar, Türkiye’den gelen suya karşı çıktıkları gibi, elektriğe bile karşıdırlar…
Bunlar, Devleti veya Meclisi küçümserken “Ne Meclisi, orası Rum Dianellos’un sigara Fabrikasıdır. Ben bu Meclisi tanımıyorum. Kimin malı üzerinde Meclis kurdunuz?” gibi argümanları Mahkemelerde bile kullanmaktan çekinmezler.
Bu gürühtan cesaret alan Dianellos’un varisleri, 2012 yılında AİHM ye başvurarak Meclis binasının iadesini istedi. Konu hala AİHM nin gündeminde. AİHM tıpkı Luizudu davasında olduğu gibi bu davada da Meclis binasının Dianellos’a iadesine karar verse, içine düşeceğimiz komik durumu düşünebiliyor musunuz?
Şimdi hal böyle iken , Anavatan bizi bu zor durumdan kurtarmak için bir jest yapıyor. Hem Meclisi hem de Cumhurbaşkanlığını tek bir çatı altında toplayacak bir bina inşa etmek istiyor. Bu güruh “Nayır, Nolamaz. Külliyeye Külliyen karşıyız” diye kampanya yapıyorlar.
Allahtanki biz, bu Çarşının herşeye karşı olduğunu biliyoruz da fazla ciddiye almıyoruz…