Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) ve Uluslararası Enerji Ajansı verilerinden derlenen bilgilere göre, özellikle büyük ekonomilerde kömür, petrol, doğal gaz üretimi ve tüketimine sağlanan destek miktarında ciddi artış yaşandı.
Bu artışta, salgın sonrası küresel ekonominin toparlanmasının ardından enerji fiyatlarının yükselmesi etkili oldu. Petrolün varil fiyatı 2020'de ortalama 42,58 dolar olarak hesaplanırken, geçen yıl 69,04 dolara yükseldi.
Dünyanın toplam enerji tedarikinin yüzde 85'ini oluşturan OECD ve G20 ülkelerinin de dahil olduğu 51 enerji üreticisi ve tüketicisi ülkenin fosil yakıtlara sağladığı sübvansiyon miktarı 2020'de 362,4 milyar dolar seviyesindeydi.
Söz konusu destek miktarı 2021'de yaklaşık iki katına çıkarak 697,2 milyar dolar oldu. Dünyadaki 51 büyük ekonominin fosil yakıtlara sağladığı toplam desteğin 302,7 milyar dolarını petrol ürünleri sektörü oluşturdu.
Bunu, 209,3 milyar dolarla elektrik, 166 milyar dolarla doğal gaz ve 19,2 milyar dolarla kömüre sağlanan sübvansiyonlar izledi.
2050'de net sıfır emisyona ulaşma taahhüdü
Fosil yakıtlara sağlanan desteğin artması, dünyada giderek artan iklim değişikliğiyle mücadele çabalarıyla tezat bir durum oluşturuyor. Söz konusu 51 ülke arasında yer alan ve dünyanın en büyük 10 kömür ülkesi konumunda bulunan Çin, Hindistan, ABD, Japonya, Güney Kore, Güney Afrika, Endonezya, Rusya, Vietnam ve Avustralya'nın 2050'de net sıfır emisyona ulaşma taahhüdü bulunuyor.
Öte yandan, enerji krizi nedeniyle artan fiyatlara bağlı olarak bu yıl fosil yakıtlara sağlanan sübvansiyon miktarının daha fazla olacağı öngörülüyor.
TRT